Nokta ( . )
1.
Cümlenin
sonuna konur: Türk Dil Kurumu, 1932 yılında kurulmuştur.
Saatler
geçtikçe yollara daha mahzun bir ıssızlık çöküyordu. (Reşat
Nuri Güntekin)
2.
Bazı kısaltmaların sonuna konur: Alb. (albay), Dr. (doktor), Yrd.
Doç. (yardımcı doçent), Prof. (profesör), Cad. (cadde), Sok.
(sokak), s. (sayfa), sf. (sıfat), vb. (ve başkası, ve
benzeri, ve benzerleri, ve bunun gibi), Alm. (Almanca), Ar.
(Arapça), İng. (İngilizce) vb.
3.
Sayılardan
sonra sıra bildirmek için konur: 3. (üçüncü), 15. (on beşinci);
II. Mehmet, XIV. Louis, XV. yüzyıl; 2. Cadde, 20. Sokak, 4. Levent vb.
4.
Arka
arkaya sıralandıkları için virgülle veya çizgiyle ayrılan rakamlardan yalnızca
sonuncu rakamdan sonra nokta konur: 3, 4 ve 7. maddeler; XII – XIV.
yüzyıllar arasında vb.
5.
Bir yazının maddelerini gösteren rakam veya harflerden sonra konur.
I.
1.
A.
II.
2.
B. .
6.
Tarihlerin
yazılışında gün, ay ve yılı gösteren sayıları birbirinden ayırmak için konur: 29.5.1453,
29.X.1923 vb.
UYARI:
Tarihlerde
ay adları yazıyla da yazılabilir. Bu durumda ay adlarından önce ve sonra nokta
kullanılmaz: 29 Mayıs 1453, 29 Ekim 1923 vb.
7.
Saat
ve dakika gösteren sayıları birbirinden ayırmak için konur: Tren 09.15’te
kalktı. Toplantı 13.00’te başladı.
Tören
17.30’da, hükûmet daireleri kapandıktan yarım saat sonra başlayacaktır. (Tarık
Buğra)
8.
Kitap,
dergi vb.nin künyelerinin sonuna konur:
Agâh
Sırrı Levend, Türk Dilinde Gelişme ve Sadeleşme Evreleri, TDK Yayınları,
Ankara, 1960.
9.
Dört
ve dörtten çok rakamlı sayılar sondan sayılmak üzere üçlü gruplara ayrılarak
yazılır ve araya nokta konur: 1.000, 326.197, 49.750.812 vb.
11.
Matematikte çarpma işareti yerine kullanılır: 4.5=20, 12.6=72
Virgül
( , )
1.
Birbiri
ardınca sıralanan eş görevli kelime ve kelime gruplarının arasına konur:
Sessiz
dereler, solgun ağaçlar, sarı güller
Dillenmiş
ağızlarda tutuk dilli gönüller (Çamlıbel)
2.
Sıralı
cümleleri birbirinden ayırmak için konur:
Umduk,
bekledik, düşündük. ( Karaosmanoğlu)
3.
Uzun
cümlelerde yüklemden uzak düşmüş olan özneyi belirtmek için konur:
Saniye
Hanımefendi, merdivenlerde oğlunun ayak seslerini duyar duymaz, hasretlisini
karşılamaya atılan bir genç kadın gibi koltuğundan fırlamış ve ona kapıyı kendi
eliyle açmaya gelmişti. (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
4.
Cümle
içinde ara sözleri veya ara cümleleri ayırmak için ara sözlerin veya ara
cümlelerin başına ve sonuna konur:
Zemin bu kadar koyu bir kırmızıya dönüşünce, bir an için de olsa,
belirginliğini yitiriverdi sivilceleri. (Elif Şafak)
5.
Anlama
güç kazandırmak için tekrarlanan kelimeler arasına konur:
Akşam,
yine akşam, yine akşam,
Göllerde
bu dem bir kamış olsam! (Ahmet Haşim)
6.
Tırnak
içinde olmayan alıntı cümlelerinden sonra konur:
Adana’ya
yarın gideceğim, dedi.
7.
Konuşma
çizgisinden sonraki alıntı cümlesinin bitimine konur:
– Bu akşam Datça’ya gidiyor musunuz, diye sordu.
8.
Edebî
eserlerde konuşma bölümünden önceki ifadenin sonuna konur:
Bahçe
kapısını açtı. Sermet Bey’e,
–
Bu anahtar köşkü de açar, dedi. (Ömer Seyfettin)
9.
Kendisinden
sonraki cümleye bağlı olarak ret, kabul ve teşvik bildiren hayır, yok,
evet, peki, pekâlâ, tamam, olur, hayhay, başüstüne, öyle, haydi, elbette gibi
kelimelerden sonra konur:
Peki,
gideriz. Olur, ben de size katılırım.
10.
Bir
kelimenin kendisinden sonra gelen kelime veya kelime gruplarıyla yapı ve anlam
bakımından bağlantısı olmadığını göstermek ve anlam karışıklığını önlemek için
kullanılır:
Bu
gece, eğlenceleri içlerine sinmedi. (Güntekin)
11.
Hitap
için kullanılan kelimelerden sonra konur:
Sayın
Başkan,
Sevgili
Kardeşim,
12.
Sayıların
yazılışında kesirleri ayırmak için kullanılır: 38,6 (otuz sekiz tam, onda
altı), 0,45 (sıfır tam, yüzde kırk beş)
13.
Metin
içinde art arda gelen zarf-fiil eki almış kelimelerden sonra konur:
Ancak
yemekte bir karara varıp, arkadaşına dikkatli dikkatli bakarak konuştu.
UYARI:
Metin
içinde zarf-fiil eki almış kelimelerden sonra virgül konmaz:
14.
Özne olarak kullanıldıklarında bu, şu, o zamirlerinden sonra konur:
Bu,
benim gibi yazarlar için hiç kolay olmaz.
O,
eski defterleri çoktan kapatmış, Osmanlıya kucağını açmıştı. (Tarık
Buğra)
15.
Kitap,
dergi vb.nin künyelerinde yazar, eser, basımevi vb. maddelerden sonra konur:
Falih
Rıfkı ATAY, Tuna Kıyıları, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1938.
Yazarın
soyadı önce yazılmışsa soyadından sonra da virgül konur:
ERGİN,
Muharrem, Dede Korkut Kitabı, Ankara, 1958.
UYARI:
Metin
içinde ve, veya, yahut, ya ... ya bağlaçlarından önce de sonra da virgül
konmaz:
Nihat
sabaha kadar uyuyamadı ve şafak sökerken Faik’e bol teşekkürlerle dolu bir
kâğıt bırakarak iki gün evvelki cephe dönüşü kıyafeti ile sokağa fırladı. (Peyami
Safa)
UYARI:
Tekrarlı
bağlaçlardan önce ve sonra virgül konmaz:
Hem
gider hem ağlar.
Ya
bu deveyi gütmeli ya bu diyardan gitmeli. (Atasözü)
Gerek
nesirde gerek nazımda yeni bir söyleyişe ulaşılmıştır.
Siz
ister inanın ister inanmayın, bir gün bile durmam.
Ne
kız verir ne dünürü küstürür.
Bu
kurallar bugün de yarın da geçerli olacaktır.
UYARI:
Cümlede pekiştirme ve bağlama görevinde kullanılan da / de bağlacından
sonra virgül konmaz:
İmlamız
lisanımız düzelince, lisanımız da kafamız düzelince düzelecek çünkü o da ancak
onlar kadar bozuktur, fazla değil! (Yahya
Kemal Beyatlı)
UYARI:
Metin
içinde -ınca / -ince anlamıyla zarf-fiil görevinde kullanılan mı /
mi ekinden sonra virgül konmaz:
Ben
aç yattım mı kötü kötü rüyalar görürüm nedense. (Orhan
Kemal)
UYARI:
Şart
ekinden sonra virgül konmaz:
Tenha
köşelerde ağız ağıza konuşurken yanlarına biri gelecek olursa hemen
susuyorlardı. (Reşat Nuri Güntekin)
Gör
gözlerinle de aklın yatarsa anlatıver millete. (Tarık
Buğra)
Noktalı
Virgül ( ; )
1.
Cümle
içinde virgüllerle ayrılmış tür veya takımları birbirinden ayırmak için konur: Erkek
çocuklara Doğan, Tuğrul, Aslan, Orhan; kız çocuklara ise İnci, Çiçek, Gönül,
Yonca adları verilir.
2.
Ögeleri
arasında virgül bulunan sıralı cümleleri birbirinden ayırmak için konur:
At
ölür, meydan kalır; yiğit ölür, şan kalır. (Atasözü)
3.
İkiden
fazla eş değer ögeler arasında virgül bulunan cümlelerde özneden sonra noktalı
virgül konabilir:
Yeni
usul şiirimiz; zevksiz, köksüz, acemice görünüyordu. (Yahya
Kemal Beyatlı)
İki
Nokta (: )
1.Kendisiyle ilgili örnek
verilecek cümlenin sonuna konur:
Millî
Edebiyat akımının temsilcilerinden bir kısmını sıralayalım: Ömer Seyfettin,
Halide Edip Adıvar…
2.
Kendisiyle
ilgili açıklama verilecek cümlenin sonuna konur:
Bu
kararın istinat ettiği en kuvvetli muhakeme ve mantık şu idi: Esas, Türk
milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır.
(Atatürk)
3.
Ses
bilgisinde uzun ünlüyü göstermek için kullanılır: a:ile, ka:til, usu:le,
i:cat.
4.
Karşılıklı
konuşmalarda, konuşan kişiyi belirten sözlerden sonra konur:
Bilge
Kağan: Türklerim, işitin!
Üstten gök çökmedikçe,
alttan yer delinmedikçe
ülkenizi, törenizi kim bozabilir sizin?
Koro: Göğe
erer başımız
başınla
senin! (A. Turan Oflazoğlu)
5.
Edebî
eserlerde konuşma bölümünden önceki ifadenin sonuna konur:
–
Buğdayla arpadan başka ne biter bu topraklarda?
Ziraatçı
sayar:
–
Yulaf, pancar, zerzevat, tütün... (Falih Rıfkı Atay)
7.
Matematikte
bölme işareti olarak kullanılır: 56:8=7, 100:2=50 vb.
Üç
Nokta ( ... )
1.
Anlatım
olarak tamamlanmamış cümlelerin sonuna konur:
Ne
çare ki çirkinliği hemencecik ve herkes tarafından görülüveriyordu da bu
yanı... (Tarık Buğra)
2.
Kaba
sayıldığı için veya bir başka sebepten dolayı açık yazılmak istenmeyen kelime
ve bölümlerin yerine konur: Kılavuzu karga olanın burnu b...tan çıkmaz.
Arabacı
B...’a yaklaştığını söylüyor, ikide bir fırsat bularak arabanın içine doğru
başını çeviriyordu. (Ahmet Hamdi Tanpınar)
3.
Alıntılarda
başta, ortada ve sonda alınmayan kelime veya bölümlerin yerine konur:
...
derken şehrin öte başından boğuk boğuk sesler gelmeye başladı... (Tarık
Buğra)
4.
Sözün
bir yerde kesilerek geri kalan bölümün okuyucunun hayal dünyasına bırakıldığını
göstermek veya ifadeye güç katmak için konur:
Sana
uğurlar olsun... Ayrılıyor yolumuz! (Faruk Nafiz Çamlıbel)
Binaenaleyh,
biz her vasıtadan, yalnız ve ancak, bir noktainazardan istifade ederiz. O
noktainazar şudur: Türk milletini, medeni cihanda layık olduğu mevkiye isat
etmek ve Türk cumhuriyetini sarsılmaz temelleri üzerinde, her gün, daha ziyade
takviye etmek... (Atatürk)
5.
Ünlem
ve seslenmelerde anlatımı pekiştirmek için konur:
Gölgeler
yaklaştılar. Bir adım kalınca onu kıyafetinden tanıdılar:
—
Koca Ali... Koca Ali, be!.. (Ömer Seyfettin)
UYARI:
Ünlem ve soru işaretinden sonra üç nokta yerine iki nokta konulması yeterlidir:
Gök
ekini biçer gibi!.. Başaklar daha dolmadan. (Tarık Buğra)
Nasıl
da akşam oldu?.. Nasıl da yavrucaklar sustu?.. Nasıl da serçecikler yuvalarına
sığındı?.. (Necip Fazıl Kısakürek)
6.
Karşılıklı
konuşmalarda, yeterli olmayan, eksik bırakılan cevaplarda kullanılır:
—
Kimsin?
—
Ali...
—
Hangi Ali?
—
...
—
Nasıl hiç? Suya çekicini mi düşürdün yoksa!..
—
!.. (Ömer
Seyfettin)
UYARI:
Üç
nokta yerine iki veya daha çok nokta kullanılmaz.
Soru
İşareti ( ? )
1.
Soru
eki veya sözü içeren cümle veya sözlerin sonuna konur:
Ne
zaman tükenecek bu yollar, arabacı? (Faruk Nafiz Çamlıbel)
2. Soru
bildiren ancak soru eki veya sözü içermeyen cümlelerin sonuna konur:
Gümrükteki
memur başını kaldırdı:
— Adınız?
3.
Bilinmeyen,
kesin olmayan veya şüpheyle karşılanan yer, tarih vb. durumlar için kullanılır:
Yunus Emre (1240 ?-1320), (Doğum yeri: ?) vb.
1496
(?) yılında doğan Fuzuli...
Ankara’dan
Antalya’ya arabayla üç saatte (?) gitmiş.
UYARI:
mı
/ mi ekini alan yan cümle temel cümlenin zarf tümleci
olduğunda cümlenin sonuna soru işareti konmaz: Akşam oldu mu sürüler döner.
Hava karardı mı eve gideriz.
UYARI:
Soru
ifadesi taşıyan sıralı ve bağlı cümlelerde soru işareti en sona konur:
Çok
yakından mı bu sesler, çok uzaklardan mı?
Üsküdar’dan
mı, Hisar’dan mı, Kavaklardan mı? (Yahya Kemal Beyatlı)
Ünlem
İşareti ( ! )
1.
Sevinç,
kıvanç, acı, korku, şaşma gibi duyguları anlatan cümle veya ibarelerin sonuna
konur: Hava ne kadar da sıcak! Aşk olsun! Ne kadar akıllı adamlar
var! Vah vah!
Ne
mutlu Türk’üm diyene! (Atatürk)
2.
Seslenme, hitap ve uyarı sözlerinden sonra konur:
Ordular!
İlk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri! (Atatürk)
UYARI:
Ünlem
işareti, seslenme ve hitap sözlerinden hemen sonra konulabileceği gibi
cümlenin sonuna da konabilir:
Arkadaş,
biz bu yolda türküler tuttururken
Sana
uğurlar olsun... Ayrılıyor yolumuz! (Faruk Nafiz Çamlıbel)
3.
Alay,
kinaye veya küçümseme anlamı kazandırılmak istenen sözden hemen sonra yay ayraç
içinde ünlem işareti kullanılır:
İsteseymiş
bir günde bitirirmiş (!) ama ne yazık ki vakti yokmuş (!).
Adam,
akıllı (!) olduğunu söylüyor.
Kısa
Çizgi ( - )
1.
Satıra
sığmayan kelimeler bölünürken satır sonuna konur:
Soğuktan mı titriyordum, yoksa heyecandan, üzüntü-
den
mi bilmem
2.
Cümle
içinde ara sözleri veya ara cümleleri ayırmak için ara sözlerin veya ara
cümlelerin başına ve sonuna konur, bitişik yazılır:
Küçük
bir sürü -dört inekle birkaç koyun- köye giren geniş yolun ağzında durmuştu. (Ömer
Seyfettin)
3.
Kelimelerin
kökleri, gövdeleri ve eklerini birbirinden ayırmak için kullanılır: al-ış,
dur-ak, gör-gü-süz-lük vb.
4.
Fiil kök ve gövdelerini göstermek için kullanılır: al-, dur-, gör-, ver-;
başar-, kana-, okut-, taşla-, yazdır- vb.
5.
İsim yapma eklerinin başına, fiil yapma eklerinin başına ve sonuna konur: -ak,
-den, -ış, -lık; -ımsa-; -la-; -tır- vb.
6.
Heceleri
göstermek için kullanılır: a-raş-tır-ma, bi-le-zik, du-ruş-ma,
ku-yum-cu-luk, prog-ram, ya-zar-lık vb.
7.
Arasında,
ve, ile, ila, ...-den ...-e anlamlarını vermek için kelimeler
veya sayılar arasında kullanılır: Aydın-İzmir yolu, Türk-Alman ilişkileri,
Ural-Altay dil grubu, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, 09.30-10.30,
UYARI:
Cümle içinde sayı adlarının yinelenmesinde araya kısa çizgi konmaz: On on
beş yıl. Üç beş kişi geldi.
8.
Matematikte çıkarma işareti olarak kullanılır: 50-20=30
9.
Sıfırdan
küçük değerleri göstermek için kullanılır: -2 °C
Uzun
Çizgi (—)
Yazıda
satır başına alınan konuşmaları göstermek için kullanılır. Buna konuşma
çizgisi de denir.
Frankfurt’a
gelene herkesin sorduğu şunlardır:
—
Eski şehri gezdin mi?
Oyunlarda
uzun çizgi konuşanın adından sonra da konabilir:
Sıtkı
Bey — Kaleyi kurtarmak için daha güzel bir çare var. Gerçekten ölecek adam
ister.
İslam
Bey — Ben daha ölmedim. (Namık Kemal)
UYARI:
Konuşmalar tırnak içinde verildiğinde uzun çizgi kullanılmaz.
Arabamız
tutarken Erciyes’in yolunu:
“Hancı
dedim, bildin mi Maraşlı Şeyhoğlu’nu?”
Eğik
Çizgi ( / )
1.
Dizeler
yan yana yazıldığında aralarına konur: Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al
sancak / Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak / O benim milletimin
yıldızıdır, parlayacak / O benimdir, o benim milletimindir ancak. (Mehmet
Akif Ersoy)
2.
Adres
yazarken apartman numarası ile daire numarası arasına ve semt ile şehir arasına
konur: Altay Sokağı No.: 21/6 Kurtuluş / ANKARA
Ülke
adı yazılacağında ise:
Atatürk Bulvarı No.: 217
06680
Kavaklıdere / Ankara
TÜRKİYE
3.
Tarihlerin
yazılışında gün, ay ve yılı gösteren sayıları birbirinden ayırmak için konur: 18/11/1969,
15/IX/1994 vb.
4.
Dil
bilgisinde eklerin farklı biçimlerini göstermek için kullanılır: -a /-e, -an
/-en, -lık /-lik, -madan /-meden vb.
6.
Matematikte
bölme işareti olarak kullanılır: 70/2=35
7.
Fizik,
matematik vb. alanlarda birimler arası orantıları gösterirken eğik çizgi araya
boşluk konulmadan kullanılır: g/sn (gram/saniye)
Ters
Eğik Çizgi ( \ )
Bilişim
uygulamalarında art arda gelen dizinleri birbirinden ayırt etmek için
kullanılır: C:\Belgelerim\Türk İşaret Dili\Kitapçık.indd
Tırnak
İşareti ( “ ” )
1.
Başka
bir kimseden veya yazıdan olduğu gibi aktarılan sözler tırnak içine alınır:
“Bayrakları
bayrak yapan üstündeki kandır.
Toprak
eğer uğrunda ölen varsa vatandır.”
UYARI:
Tırnak
içindeki alıntının sonunda bulunan işaret (nokta, soru işareti, ünlem işareti
vb.) tırnak içinde kalır:
“İzmir
üzerine dünyada bir şehir daha yoktur!” diyorlar.
(Yahya Kemal Beyatlı)
2.
Özel
olarak vurgulanmak istenen sözler tırnak içine alınır: Yeni bir “barış
taarruzu” başladı.
3.
Cümle içerisinde eserlerin ve yazıların adları ile bölüm başlıkları tırnak
içine alınır:
Bugün öğrenciler “Kendi Gök Kubbemiz” adlı şiiri incelediler.
“Yazım Kuralları” bölümünde bazı uyarılara yer verilmiştir.
UYARI:
Cümle
içerisinde özel olarak belirtilmek istenen sözler, kitap ve dergi adları ve başlıkları
tırnak içine alınmaksızın eğik yazıyla dizilerek de gösterilebilir:
Höyük
sözü Anadolu’da tepe olarak geçer.
Cahit Sıtkı’nın Şairin Ölümü şiirini Yahya Kemal çok sevmişti. (Ahmet
Hamdi Tanpınar)
UYARI:
Tırnak
içine alınan sözlerden sonra gelen ekleri ayırmak için kesme işareti kullanılmaz:
Elif Şafak’ın “Bit Palas”ını okudunuz mu?
4.
Bilimsel çalışmalarda künye verilirken makale adları tırnak içinde yazılır.
Tek
Tırnak İşareti ( ‘ ’ )
Tırnak
içinde verilen cümlenin içinde yeniden tırnağa alınması gereken bir sözü,
ibareyi belirtmek için kullanılır:
Edebiyat öğretmeni “Şiirler içinde ‘Han Duvarları’ gibisi var mı?” dedi ve
Faruk Nafiz’in bu güzel şiirini okumaya başladı.
Denden
İşareti (")
Bir
yazıdaki maddelerin sıralanmasında veya bir çizelgede alt alta gelen aynı
sözlerin, söz gruplarının ve sayıların tekrar yazılmasını önlemek için
kullanılır:
a.
Etken fiil
b.
Edilgen "
Yay
Ayraç ( )
1.
Cümledeki anlamı tamamlayan ve cümlenin dışında kalan ek bilgiler için
kullanılır. Yay ayraç içinde bulunan ve yargı bildiren anlatımların sonuna
uygun noktalama işareti konur:
Anadolu
kentlerini, köylerini (Köy sözünü de çekinerek yazıyorum.) gezsek bile görmek
için değil, kendimizi göstermek için geziyoruz. (Nurullah
Ataç)
2.
Özel
veya cins isme ait ek, ayraçtan önce yazılır:
Yunus
Emre’nin (1240?-1320)...
İmek
fiilinin (ek fiil) geniş zamanı şahıs ekleriyle çekilir.
3.
Tiyatro
eserlerinde ve senaryolarda konuşanın hareketlerini, durumunu açıklamak ve
göstermek için kullanılır:
İhtiyar
– (Yavaş yavaş Kaymakam'a yaklaşır.) Ne oluyor beyefendi? Allah rızası için
bana da anlatın... (Reşat Nuri Güntekin)
4.
Alıntıların
aktarıldığı eseri, yazarı veya künye bilgilerini göstermek için kullanılır:
Cihanın
tarihi, vatanı uğrunda senin kadar uğraşan, kanını döken bir millet daha
gösteremez. Senin kadar kimse kendi vatanına sahip olmaya hak kazanmamıştır.
Bu vatan ya senindir ya kimsenin. (Ahmet Hikmet Müftüoğlu)
Eşin
var, aşiyanın var, baharın var ki beklerdin
Kıyametler
koparmak neydi ey bülbül, nedir derdin? (Mehmet Akif Ersoy)
Bir
isim kökü, gerektiğinde çeşitli eklerle fiil kökü durumuna getirilebilir
(Zülfikar 1991: 45).
5.
Alıntılarda, alınmayan kelime veya bölümlerin yerine konulan üç nokta, yay
ayraç içine alınabilir.
6.
Bir
söze alay, kinaye veya küçümseme anlamı kazandırmak için kullanılan ünlem
işareti yay ayraç içine alınır: Adam, akıllı (!) olduğunu söylüyor.
7.
Bir bilginin şüpheyle karşılandığını veya kesin olmadığını göstermek için
kullanılan soru işareti yay ayraç içine alınır: 1496 (?) yılında doğan
Fuzuli...
8.
Bir yazının maddelerini gösteren sayı ve harflerden sonra kapama ayracı konur:
I)
1)
A) a)
II) 2)
B) b)
Köşeli
Ayraç ( [ ] )
1.
Ayraç
içinde ayraç kullanılması gereken durumlarda yay ayraçtan önce köşeli ayraç
kullanılır: Halikarnas Balıkçısı [Cevat Şakir Kabaağaçlı (1886-1973)]
en güzel eserlerini Bodrum’da yazmıştır.
2.
Metin
aktarmalarında, çevirilerde, alıntılarda çalışmayı yapanın eklediği sözler için
kullanılır: “Eldem, Osmanlıda en önemli fark[ın], mezar taşının şeklinde
ortaya çık[tığını] söyledikten sonra...” (Hilmi Yavuz)
3.
Kaynak olarak verilen kitap veya makalelerin künyelerine ilişkin bazı
ayrıntıları göstermek için kullanılır: Reşat Nuri [Güntekin], Çalıkuşu,
Dersaadet, 1922. Server Bedi [Peyami Safa]
Kesme
İşareti ( ’ )
1.
Özel adlara getirilen iyelik, durum ve bildirme ekleri kesme işaretiyle
ayrılır: Kurtuluş Savaşı’nı, Atatürk’üm, Türkiye’mizin, Fatih Sultan
Mehmet’e, Muhibbi’nin, Gül Baba’ya, Sultan Ana’nın, Mehmet Emin Yurdakul’dan,
Kâzım Karabekir’i, Yunus Emre’yi, Ziya Gökalp’tan, Refik Halit Karay’mış, Ahmet
Cevat Emre’dir, Namık Kemal’se, Şinasi’yle, Alman’sınız, Kırgız’ım,
Karakeçili’nin, Osmanlı Devleti’ndeki, Cebrail’den, Çanakkale Boğazı’nın,
Samanyolu’nda, Sait Halim Paşa Yalısı’ndan, Resmî Gazete’de, Millî Eğitim Temel
Kanunu’na, Telif Hakkı Yayın ve Satış Yönetmeliği’ni, Eski Çağ’ın, Yükselme
Dönemi’nin, Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı’na vb.
Yer bildiren özel isimlerde kısaltmalı söyleyiş söz konusu olduğu zaman ekten
önce kesme işareti kullanılır: Hisar’dan, Boğaz’dan vb.
Belli bir kanun, tüzük, yönetmelik kastedildiğinde büyük harfle yazılan kanun,
tüzük, yönetmelik sözlerinin ek alması durumunda kesme işareti kullanılır: Bu
Kanun’un 17. maddesinin c bendi... Yukarıda adı geçen Yönetmelik’in 2’nci
maddesine göre... vb.
Özel adlar için yay ayraç içinde bir açıklama yapıldığında kesme işareti yay
ayraçtan önce kullanılır: Yunus Emre’nin (1240?-1320), Yakup Kadri’nin
(Karaosmanoğlu) vb.
Ek getirildiğinde Avrupa Birliği kesme işareti ile kullanılır: Avrupa Birliği’ne
üye ülkeler...
UYARI: Sonunda 3. teklik kişi
iyelik eki olan özel ada, bu ek dışında başka bir iyelik eki getirildiğinde
kesme işareti konmaz: Boğaz Köprümüzün güzelliği, Amik Ovamızın bitki
örtüsü, Kuşadamızdaki liman vb.
UYARI:
Kurum, kuruluş, kurul, birleşim, oturum ve iş yeri adlarına gelen ekler
kesmeyle ayrılmaz: Türkiye Büyük Millet Meclisine, Türk Dil Kurumundan,
Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığına, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü
Başkanlığının; Bakanlar Kurulunun, Danışma Kurulundan, Yürütme Kuruluna;
Türkiye Büyük Millet Meclisinin 112’nci Birleşiminin 2’nci Oturumunda; Mavi
Köşe Bakkaliyesinden vb.
UYARI:
Başbakanlık,
Rektörlük vb. sözler ünlüyle başlayan bir ek geldiğinde Başbakanlığa,
Rektörlüğe vb. biçimlerde yazılır.
UYARI:
Özel adlara getirilen yapım ekleri, çokluk eki ve bunlardan sonra gelen diğer
ekler kesmeyle ayrılmaz: Türklük, Türkleşmek, Türkçü, Türkçülük, Türkçe,
Müslümanlık, Hristiyanlık, Avrupalı, Avrupalılaşmak, Aydınlı, Konyalı, Bursalı,
Ahmetler, Mehmetler, Yakup Kadriler, Türklerin, Türklüğün, Türkleşmekte,
Türkçenin, Müslümanlıkta, Hollandalıdan, Hristiyanlıktan, Atatürkçülüğün
vb.
UYARI:
Sonunda p, ç, t, k ünsüzlerinden biri bulunan Ahmet, Çelik, Halit,
Şahap; Bosna-Hersek; Kerkük, Sinop, Tokat, Zonguldak gibi özel adlara
ünlüyle başlayan ek getirildiğinde kesme işaretine rağmen Ahmedi, Halidi,
Şahabı; Bosna-Herseği; Kerküğü, Sinobu, Tokadı, Zonguldağı biçiminde son
ses yumuşatılarak söylenir.
UYARI:
Özel adlar yerine kullanılan “o” zamiri cümle içinde büyük harfle
yazılmaz ve kendisinden sonra gelen ekler kesme işaretiyle ayrılmaz.
2.
Kişi adlarından sonra gelen saygı ve unvan sözlerine getirilen ekleri ayırmak
için konur: Nihat Bey’e, Ayşe Hanım’dan, Mahmut Efendi’ye, Enver Paşa’ya;
Türk Dil Kurumu Başkanı’na vb.
3.
Kısaltmalara getirilen ekleri ayırmak için konur: TBMM’nin, TDK’nin, BM’de,
ABD’de, TV’ye vb.
4.
Sayılara
getirilen ekleri ayırmak için konur: 1985’te, 8’inci madde, 2’nci kat;
7,65’lik, 9,65’lik, 657’yle vb.
5.
Belirli bir tarih bildiren ay ve gün adlarına gelen ekleri ayırmak için konur:
Başvurular 17 Aralık’a kadar sürecektir. Yabancı Sözlere Karşılıklar
Kılavuzu’nun veri tabanının Genel Ağ’da hizmete sunulduğu gün olan 12 Temmuz
2010 Pazartesi’nin TDK için önemi büyüktür.
6.
Seslerin
ölçü ve söyleyiş gereği düştüğünü göstermek için kullanılır:
Bir ok attım karlı dağın ardına
Düştü
m’ola sevdiğimin yurduna
İl
yanmazken ben yanarım derdine
Engel
aramızı açtı n’eyleyim (Karacaoğlan)
Şems’in
gözlerine bir şüphe çöreklendi: “Dostum ne’n var? Her şey yolunda mı?”
(Elif Şafak)
Güzelliğin
on par’etmez
Bu
bendeki aşk olmasa (Âşık Veysel)
7.
Bir
ek veya harften sonra gelen ekleri ayırmak için konur: a’dan z’ye kadar,
Türkçede -lık’la yapılmış sözler.
2012’de
Yapılan Yazım Kuralları İle İlgili Değişiklikler
1. Paramızdan
“yeni” ibaresi kaldırıldığı için kısaltmaları ve alabildiği ekler
değiştirilmiştir.
kr.un
TL’nin
2. Fizikötesi,
kızılötesi
3. Numara
sözünün kısaltması da kelime gibi okunduğundan getirilecek olan ek okunuşa
göre getirilecektir: No.lu, No.suz
4. ”-zede”
ile
oluşturulmuş birleşik kelimelerbitişik
yazılır: depremzede, afetzede,
selzede,
kazazede vb.
5. Renk
adlarıyla kurulan bitki, hayvan veya hastalık
adları bitişik yazılır: akağaç, alacamenekşe,
karadut, sarıçiçek; alabalık, beyazsinek,
bozayı; aksu, akbasma, mavihastalık,
maviküf vb.
6. Cümle
içinde özel adın yerine kullanılan makam
veya unvan sözleri büyük harfle başlar:
Uzak
Doğu’dan gelen heyeti Vali dün
kabul etti.
7. Lale
Festivali 25 Haziran’da başlayacak.
8. Kitap,
dergi vb.nde bulunan resim, çizelge,
tablo vb.nin altında yer alan açıklayıcı
yazılar büyük harfle başlar.
Açıklayıcı
yazı, cümle niteliğinde değilse sonuna
nokta konmaz.
9. İçeri,
dışarı, ileri, şura, bura, ora, yukarı, aşağı
gibi
sözler ek aldıklarında sonlarında bulunan
ünlüler düşmez: içerde değil içeride,
dışardan değil dışarıdan,
10. Bayağı
kesirlere getirilecek ekler alttaki sayı
esas alınarak yazılır:
4/8’i (dört bölü sekizi),
1/2’si
(bir bölü ikisi) vb.